Zihnimdeki cümleleri umarım anlamlı bir şekilde dökebilirim yazıya bu bana iyi gelecek yazmak iyi geliyor sanki buraya yazdığım şeyler artık zihnimde yer kaplamıyor akıp gidiyorlar .
Bu cumartesi çalışmıyorum ne yapsam ne yapsam diye çok düşündüm ama eşim çalışıyor olacağından ve burda öyle bir elimin parmağı kadar arkadaşım olmadığından çok fazla seçenek kalmadı elimde ,çaresizce alışverişe çıktım yani tamamen çaresizliken :P
İhtiyaç ve ihtiyaç dışı olmak üzre doldurduk sepetimizi sevgili börülcemle,börülcem benim burda kafamın uyduğu belki de uzun zamandır ya da hayatım boyunca bu kadar iyi anlaştığım 3-4 arkadaşımdan biri .(Allah bozmasın tahtaya da vuralım)Öğleden sonra o iş yerinden çıktı ve merkezde heykelde yani buluştuk ,şu anda ayaklarımdaki kara suları hissediyorum o derece gezdik.
Karşıtlklarım tam burda başlıyor aslında.
Geçenlerde (çok yakın bir geçen zaman bu :))sevgili Büşranın şu yazısını okumuştum çok da tanıdık geliyor düşüncesi ile.
Bugün tatilim ya, acelem yok ya, biryerlere yetişmeye çalışmyorum ya çevreme daha bir dikkat ettim.Kulağımda aynı şarkı sanki ilgisiz gibi duruyor idiysem de.Otobüse bindim öğleye yakın bir saatte, tıklım tıkış cumartesi tabi herkes ben mi cumartesileri özel olsun ,tam şoför ün yanında dikiliyorum yanımda da bir teyze,ama teye yaşlı hava da sıcak bunaltıyor insanı hepimiz ayaktayız azcık bir ilerleme oldu durumu gördüm ilk 5 koltukta 5 çocuk oturuyor ki en büyüğü ilkokul 3 e falan gidiyordur ancak küçücükler,etrafta anne vasfında kimse bakmıyor taraflarına neyse azcık daha ilerledik yaşlı teyzenin yanındayım ben de ,iki kadın kucaklarında birer bebek arada bir o çocuklardan birine bişeyler diyor şapkasıyla ilgili şeyler kulağımdaki şarkıdan çok da anlamadım doğrusu ama izlenim olarak bunlardan birisi bu tüm çocukların annesi bu belli oldu teyze tam yanlarında duruyor nerdeyse ineceğim durağa kadar ki bu yaklaşık olara30 dakikalık bir yoldu, durum bozulmadı ve ablalardan biri de çıkıp demedi ki oğlum veyahut kızım kalk bak teyze otursun o yaşlı.Bu ablalar bursa gibi Türkiyenin en büyük şehirlerinden en modern şehirlerinden birinde yaşıyorlar.Kendi çocukluğum geldi aklıma babaannemle yaşadığım baya bir küçük olduğum zamanlar babaannemle her ayın bir çarşambası emekli maaşını almak üzere ve evin çarşıdan alınmalık ihtiyaçlarını görmek üzre ilçeye giderdik ,ve çook kereler hadi kızım kalk gel kucağıma sen de teyze otursun abla otursun söylemleri kulağımdadır.Allah rahmet eyesin benim babaaannem köyde doğdu büyüdü ve köyde öldü, hayatında bir kaç yıl kıbrısı birkaç kere de istanulu görmüşlüğü var, böyleyken benim babaannem insanlık biliyordu ,kültürümüzü biliyordu ki bence bizi birçok ülkeden ayıran alışkanlıklarımızdan biridir bu otobüste yer verme güzel davranışımız.
Aklıma şu da geldi bunu düşünürken iki yıl önce mudanyada oturuyorken bir saat süren toplu taşıma araçları ile yolum süresinin yarısını otobüs ile gidiyordum ve otobüsüm bursanın büyük avm lerinin birinin dibinden kalkıyordu yazın gezmeye gelen, süslenip püslenip de gezmeye gelen teyzelere inatla yer vermediğimi hatırlıyorum, bir saat erken ya da geç dönebilirler evlerine bu lüksleri var keyfe geziyorlar insanların iş çıkışlarında çıkıp hem de bu yorgun argın insanlardan yer vermelerini bekleyerek omuzlarını neden taciz ediyordular ki ...bence haksızdılar ve yer vermiyordum bu yüzden tartıştım bile omuz tacizini yeterli görmeyip laf sıvıştırmaya çalışan süslü püslü yaşlı teyze ile.Babaanneme dirhem ihanet ettiğimi düşünmeden hem de ama bugün o çocuklara bişey demediğim için içim içimi yedi o teyze de bişey demedi bakamdı bile taciz bile emedi kimse bişey demedi... üzüldüm kayboluyor bu değerliydi benim gözümde...
Bir diğer olay da bursada olmayan mahalle baskısıyla ilgili azıcık yok galiba ya da bursada büyümediğimden burda kendimi ait gördüğüm bir mahalle yok düşüncesel olarak ama sonuçta göz var nizam var.Kimseyi kıyafetiyle veya rengiyle tabii ki eleştirmiyorum ama kardeşim göz diye birşey var nizam diye de bişey var
ve teşircilik bunlardan hiçbirine girmiyor bence.Börülcem kapalıdır ben açığım saçlarımızdan bahsediyorum,bunun dışında sevdiğimiz şarılar, diziler ve kitaplar nerdeyse aynıdır.Birbirimizin yanında birbirimizi hiç yadırgamadık hatta bazen rüzgardan eşarbı uçtuğunda ben onu uyarırım o da benim tshirtüm benim istediğim şekilde yakamı kapatmadığında beni uyarır birbirimizi biliriz ve destek oluruz yani.Dışarıya bakışımız da nerdeyse aynı yani 130 kilo bir abla straplez kesim (umarım doğru yazmışımdır bu tipi) bir badi ile caddede nerdeyse fırlatacakmış gibi yürürken ikimizin gözüne de iğrenç gelir ve bunun tarz dır ıvırdır zıvırdır ile bence hiiiiiç bir alakası yok olmamalı da böyle bişey yok ya kadınlık onuru diye bişey var ya edep diye bişey var bu ne kardeşim kapat bir zahmet daaaaa bir de biz kadın halimizle bunu düşünüyoruz.
Alışverişe çıkmışız ya çeremize alıcı gözle bakıyoruz o kadar güzel giyinen ablalar vardı ki bir tanesini hatta nerdeyse durdurup nerden aldınız diye soracaktık rahatsız ederiz diye caydık çok güzel kısa etekli bir elbise giymiş ablanın biri ama nasıl yakışmış hanım hanımcık karşıdan gördüğünde saygı duymak geçer ya içinizden öyle bir abla.
Derin mevzu çok derin ve karmakarışık mevzu bu ...
Bazı şeyler kesinlikle aileden gelir gensel kişisel karakterse bence ikinci plandadır aileden gelmeyince olmaz bence birçok şey .
Bugünkü haber türk gazetesinin 9. safasında kemalist ve müslüman kelimelerini iki karşıt görüş ve iki karşıt düşünce olarak yorumlayan yazarlara diyorum gerizekalılarrrrrrr!!!!! mısınız ????
Allahınıza kurban ya nasıl bir mantıktır bu kemalizm diye bir din mi peydah oldu da ben fazla çalışmaktan bu duyumu almadım .Kşme neyi anlatıyorum ki ben diymi ama hekes kendi bildiğini okuyor herhalukarda...
abla mimlerdim seni :)
YanıtlaSil