''kör kuyuların dibinde
yalandan sevdalar gömülü''
nasıl güzel bir tanımsın sen ve de ne acı bir tanımsın ve de ne tanıdık bir tanımsın sen .
sevda severken yalan değil ki öyle olsa insan mutlu olmaz o anlar kalmaz
insanın acı hissettiği mutlu hissetmediği anlar sevdadan sayılmaz bence
özlemek acı değildir dönecekse giden
dönmek için giden hiç kimsenin ardında acı kalmaz
umut kalır
bir sevda dönmek için gitmiyorsa işte orda hüzün orda acı başlıyor.
yaşanmışlıklara özlem daha çok acı getiriyor ve kısır döngüye giriyor ruh
savrulup duruyor bir hüzünden ötekine
çivi çiviyi falan sökmez ayrıca da o hüzündeyken eğer gerçekten sen kör eden başka bir sevda çıkmıyorsa kısmetinden görmesin gözün kimseyi kimse de görmesin seni orda köşende yaşa hüznünü
eğer deliye dönmeyecekse ruhun sevdadan kal o hüzünle
hüzün bazen en güvenilir alandır
seviyorken sende yalan yok o zaman kötü birşey yok bence
ha karşılığı yalanmış hesapmış kitapmış
sadece karşılıkmış o diğerinin hesabı
sende yoktuysa yalan sen sevdiysen biriktirdiklerin güzle sevdan güzel anıların güzel
hüznün de güzel sonra mı
gömeceksin dipsiz kuyulara
kör kuyuların dibine
neden mi
düne bakarak yarına ulaşamazsın
dünde kalırsan hayatını kaçırırsın yılların elinden kayar
sonra yüzünü bugüne çevirdiğinde bir bakmışsın ki senden bir parça bile kalmamış
ordaki sen değilsin
güzel bir sevdanın ardında yapılabilecek tek şey denize karşı bir çay içmektir...
arada ay ışığının aydınlattığı bir gecede gökyüzüne bakıp mutlu bir anıyı anımsamaktır yine mutlulukla
onun hesapları mı varmış sana ne sen kendi yüreğine bak
sende güzel miydi sende mutlu muydu o sevda
o halde bu dünyanın en güzel sevdasıydı ve sen bir süre bile olsa sahiptin ona yine olabilirsin
ruhun hazır olduğunda gönlüne dolacaktır yeni bir sevda
bir kere seven yürek yine sever daha da güzel sever ayrıca daha da güzel ruhluyu sever
sevmemiz istenmeseydi yaratılırken bir gönül verilmezdi bizlere
bir ruhumuz olmazdı sığınmak için bir ruh arayan
gölgesinde dinlenmek için bir çınar arayan gönül yorgunluklarımız olmazdı
değişim hep gelir ve zaman muhakkak ki güzel şeyler getirir inanmak gerek bizi yaradan sahipsiz bırakıp gitmedi ki bu bahçede
sınavınız; sevdiğini kaybetmekle olmasın inşallah buralardan yolu geçen dost ruhlar...
vaktinize göz nurunuza sağlık yine beklerim ...
22 Kasım 2016 Salı
18 Kasım 2016 Cuma
Bırak kalsın abi
Bırak kalsın abi
şöyle kenara çekeyim de köpükler kalsın abi
n'olur
gözünü seveyim sanki buluttaymışım gibi
kimsecikler yokmuş gibi
ileri yokmuş , geri yokmuş gibi
kimse kırmamış
kimse kırmayacakmış gibi
hiç kızmamış
hiç üzülmemişim gibi
gözlerimi kapatmama gerek kalmadan dünya yitip gitmiş gibi
bırak kalsın abi
az dinlenirim ben abi
yoruldum biliyor musun
fiziki kalabalıktan
ve ruhun yalnızlığından
yoruldum ben abi
sanki ben
''yarımcadır yüreğim''
beni sadece sen tanımlardın ki canımıncanı
Bir söze
yürek düştü
Paramparça cam kırıkları
Bir söze
Yürek üşüdü
Buzdan hareler
Okyanusta dalgalandı
Bir söze
Gözyaşı düştü
Anlatamadan
Boğazda düğümlendi....
N.U.
18.11.2016
16 Kasım 2016 Çarşamba
ve bıraktım şekeri
sebepsiz bırakıyorum bazen
mesela şekeri bıraktım
hayatımda bırakılacak bağımlıklılarım var
ve ben
gittim şekeri bıraktım bıraka bıraka
bir şeyleri bırakmam gerekiyordu ve hiç birini bırakamadım
dolayısıyla şeker gitti
e çay ?
limonlu da güzelmiş
sigara içseydim onu bırakırdım
ya da nerde akşam orda sabah dağıtmayı bilseydim onu
çünkü bırakamadım sevmeyi
çünkü bırakamadım dahasını
şekeri bıraktım
bıraktın gittin ya şeker artık olmasa da, tat katmasa da olur
ikinci fincan Nurteynimin ilk kez gittiğimiz bir mekandan
benim Bursada hala ilklerim var daha da olur
fonda ışıklar lisesi (sanırım otel olucak :(( bu üzücü )
ve de yeşil camiiyle türbesi
pek seçilemeseler de mekanlar güzel
manzarası bizim boztepe(trabzon boztepe) gibi ama deniz yok açıda
olsun gözlerinizi kapatıp hayal ettiğinizde her yer deniz
her yer aşk
sanki hiç gitmemiş gibi
her yanınız denizmiş gibi
ve ben bırakamadım denizi
şekeri bıraktım
bir şeyi bırakmam gerekiyordu
bıraktın gittin ya sen şimdi olmasa da olur şeker ...
P.S. i love you
şaka şaka dip not başka
kurgularım var kendi hayatımdan bulduğum malzemelerle oluşturduğum zira bunların bir noktada bir bütünün parçası olacaklarını hayal ediyorum
belki bırakacağım mirasım olacak olan bir bina değil de bir kitaptır en devrik cümlelerle dolusundan ...
14 Kasım 2016 Pazartesi
ben yoruldum hayat sorunsalı
ben yoruldum hayat demenin büyük bir yanılgı olduğuna karar verdim
yorulduğumuz şey hayat değil ki
biz düşünüyoruz...
düşünen varlıklar olmamız sorun
bu yetiyi kullanıyor olmamız en büyük sorun
kullanabilenlerden bahsediyorun bu yetiden yoksun devam edenler de var nefes almaya onlar zaten kapsam dışı
her soruya karşılık
siyah cevabı
beyaz cevabı
bir kaç ton griyi hatta çok alakasız mavi cevabı da düşünüyoruz
sonra muhakkak bir cevabımız oluyor ki verilen cevap artık geri dönülemez bir yol gibi dalıyor hayatımıza yön veriyor o da adımlarımıza
artık düşünmemiz gereken daha çok şeyimiz ve artı bir cevabımız daha var onu da taşıyoruz kendimizle beraber her yere
hayat yorucu değil düşünüyoruz kararlar veriyoruz verilen hiç bir karardan pişmanlık duymuyorum felsefesi de yorucu zira her karar artı bir taşınacak ve düşünülecek bir cevap ve beraberinde gelecek artı bir milyon belki soru demek
her cevap bir soru her soru yeni bir karar yeni bir seçim
ciddi bir kısır döngüye girdiğinizde alışkanlıklar sizi boğmaya başladığında verilecek başka karar kalmadığında değiştirmeye alışkanlıklardan başlamalı
seçenekleri sınırlayan şey alışkanlıklardır bence ve değişmeleri zor görünse de kolaydır.
önemli olan seçimdir seçilen şey değişimse gerisi kolaydır...
13 Kasım 2016 Pazar
Hayaller ve uyku
Gözleri kapattığında gelirler muhakkak her çağrıma kulak verirler
Kendimle ilgili hayaller ,sevdiklerimle,sevmediklerimle ya da işimle ilgili ama muhakkak gelirler uykudan önceki o anlar benim özgürlük anlarımdı herşeyin mümkün olduğu
Buyüzdendir ki sanırım başı yastığa koyar koymaz uyumaz zihin hep bi bekkeuiş hayallere dair
Bi süredir gelmiyorlar uyku problemim bundan sanırım
Kim aldıysa verse uyumak istiyorum...
Mevzu derin de pcden yazman ger sevgiler
Kendimle ilgili hayaller ,sevdiklerimle,sevmediklerimle ya da işimle ilgili ama muhakkak gelirler uykudan önceki o anlar benim özgürlük anlarımdı herşeyin mümkün olduğu
Buyüzdendir ki sanırım başı yastığa koyar koymaz uyumaz zihin hep bi bekkeuiş hayallere dair
Bi süredir gelmiyorlar uyku problemim bundan sanırım
Kim aldıysa verse uyumak istiyorum...
Mevzu derin de pcden yazman ger sevgiler
posted from Bloggeroid
10 Kasım 2016 Perşembe
Bencilliğim
Bu ara epey bi bencilliğimin dozunu yükseltmişim yine şöyle bir silkinip kendime geleyim şükre döneyim
biraz sessizlik iyi gelir bu duruma
dayandığım yere kadar tabi sessizolabilen biri değilim ve sesimi çıkarabildiğim yer burası olunca ne çok konuşmuşum di mi
ama bu ara çok fazla kendime bakmışım bu kadarı iyi değil dolayısıyla şimdi biraz genel bakabilmek için durulmak lazım dinginleşmek yani en kısa zamanda emirhana gidip çay içmek lazım :) :)
biraz sessizlik iyi gelir bu duruma
dayandığım yere kadar tabi sessizolabilen biri değilim ve sesimi çıkarabildiğim yer burası olunca ne çok konuşmuşum di mi
ama bu ara çok fazla kendime bakmışım bu kadarı iyi değil dolayısıyla şimdi biraz genel bakabilmek için durulmak lazım dinginleşmek yani en kısa zamanda emirhana gidip çay içmek lazım :) :)
Bu da ben ve burda durmalı
Bugün Bilmediğim bir şey öğrendim ,
Bilmediğim şeyi meslektaşım inşaat mühendisi bir hanım
kızdan öğrendim
Bugün bilmediğim mesleki bir konuyu öğrenmek için hanım
kızın ofisine kendi kullandığım arabayla gittim
Bugün
Bir Kadın ,
Bir İnşaat Mühendisi,
Kendi işinin yöneticisi ,
Bir Kadın,
Olarak bunları tek başıma yapabildim,
kendi ülkemde istediğim (veya) zekamın yettiği (veya) sistemin belirlediği okulda okuyup edindiğim mesleğime bir bilgi daha ekledim .
Bugün tüm bunları ;
Bir Adam bu millete inandı elini taşın altına koydu kendinden fedakarlık etti bu topraklarda yaşayan tüm insanlara olan inancını hiç yitirmedi ve en iyiyi ki zamanında tüm ülkelerde bilinen iyiden daha iyisine layık olduğuna inandı diye yapabildim.
Bir İnşaat Mühendisi,
Kendi işinin yöneticisi ,
Bir Kadın,
Olarak bunları tek başıma yapabildim,
kendi ülkemde istediğim (veya) zekamın yettiği (veya) sistemin belirlediği okulda okuyup edindiğim mesleğime bir bilgi daha ekledim .
Bugün tüm bunları ;
Bir Adam bu millete inandı elini taşın altına koydu kendinden fedakarlık etti bu topraklarda yaşayan tüm insanlara olan inancını hiç yitirmedi ve en iyiyi ki zamanında tüm ülkelerde bilinen iyiden daha iyisine layık olduğuna inandı diye yapabildim.
Şükürler olsun Allah'a ki bize inanmış şu an her ne yaşıyor
her neden çekiniyor her neye doğru gidiyor olursak olalım bize inanan Atatürk
ve arkadaşları ve kocaman yoksul bir milletin torunu olmak kadar gurur verici
bir duygu yok .
Allah gani gani rahmet mekanını cennet eylesin ..
Yeryüzünde bunca yıl sonra bile bir coğrafyada yaşayan herkes tarafından dua alabilen minnetle gözleri yaşararak hatırlanan ve de ilkelerini yürüdükleri yolda ışık olarak gören bir millet daha yok ...
Umarım bizim için zamanının en iyisini isteyen daha çok liderimiz yöneticimiz olur ...
Ve sayende yapabildiklerimle gurur duyuyorum
Yapabildiklerimizle gurur duyuyorum
İki kadın inşaat mühendisi kendi ülkelerinde eğitim görüp mesleklerini kendi ayakları üzerinde devam ettirmeye çalışıyor sırf bunun için bile Allah razı olsun senden Atam ...
Allah gani gani rahmet mekanını cennet eylesin ..
Yeryüzünde bunca yıl sonra bile bir coğrafyada yaşayan herkes tarafından dua alabilen minnetle gözleri yaşararak hatırlanan ve de ilkelerini yürüdükleri yolda ışık olarak gören bir millet daha yok ...
Umarım bizim için zamanının en iyisini isteyen daha çok liderimiz yöneticimiz olur ...
Ve sayende yapabildiklerimle gurur duyuyorum
Yapabildiklerimizle gurur duyuyorum
İki kadın inşaat mühendisi kendi ülkelerinde eğitim görüp mesleklerini kendi ayakları üzerinde devam ettirmeye çalışıyor sırf bunun için bile Allah razı olsun senden Atam ...
9 Kasım 2016 Çarşamba
zaman parça parça
''
''
Parçalandım
Ve her bir parçam
ayrı yere bıraktım
Birini açık
denizlerin en derin yerine attım
Kürek çektim,
uzaklaştım, dönüp arkama bakmadım bile
Birini yüksek
dağların zirvesine çıkardım
Hiç kimse
kurtarmasın, kurda kuşa yem olsun diye
Birini hiç
unutmadığım o küçük şehirde bıraktım
Dönemedim, kimbilir,
belki dönsem de bulamazdım
Önce savruldum yok
oldum
Sonra dinlendim
duruldum
Ve her giden parçam
yerine
Yenisini
doğurdum
Daha güçlü, daha
sakin
Daha mutlu, daha
suskun
Daha olgun, daha
kırgın
Daha yalnız, daha
yorgun
Birini tandık bir
vişne ağacının dibine ektim
Soramadım filizlendi
mi, sürgün verdi mi
Birini çok sevdiğim
bir dostta unuttum
istedim, geri
vermedi, meğer benden pek haz etmezmiş
Birini büyük bir aşk
uğruna ateşlere attım
Bilerek, isteyerek,
ama asla pişman olmadım
''
Sonra dinlenip
duruluyorsunuz ve her giden parçanın yerine yenisi gelirmiş
2002 yılında demiş bu
sözleri Candan ablamız ve ben üniversiteye gidiyormuşum
muhtemelen ikinci
sınıf hayal meyal kasetini aldığımı anımsıyorum
zaten 6 kasetim vardı
hepi topu para verip aldığım 4 ü barış mançoya aitti daha param olsa muhtemelen
bu sayı artardı ki mp3 çalarlar çıkıverdi
kalmış ama bu albüm
az sayıda kasedimin arasına girmiş
o zaman tam
anlayamamışım evet bağlamış ama gerçeği sis perdesi ardındaymış
anlamı oluşmamış
henüz zihnimde
aradan 14 yıl
geçmiş offff be ne çok yıl geçmiş
yıllar ne çabuk da
geçivermiş
ve şimdi anlıyorum ne
demek istediğini onlarca parçamı dağıtmış olduğumu teklifsizce ruhumdan
parçaları insanlara verdiğimi
ve bir çoğunun da
gözlerimin önünde buruşturulup kuytularda bırakıldığını daha yeni yeni
anlıyorum
açık denizlerim
,dağlarımın zirveleri ve de küçük şehirlerim var benim de ruhumdan parçaları
emanet ettiğim
ve halen emanet
ediyorum bıkmadan usanmadan
ne kalmış bana diye
düşünmeden
ya da en kalacak bana
diye endişe etmeden
bunu neden yapıyoruz
ki
mantıklı değil sanki
sonsuzmuş gibi ruhumuzu parça parça neden veriyoruz
ve neden de hep
kıymeti bilmeyecek olanlara gidiyor ki bu parçalar
bazen acaba parçalar
da kıymetsiz mi yani objektif bakabilmek gerekiyor olaya
bir de bu açısı var
işin evet parçalar benim ve benim gözümden çok kıymetliler
belki de karşı tarafa
çok da tınlar
yine empatik oldum di
mi halbuki bencil pisliğin teki olacaktım
yeni hayat felsefem
bu olacaktı geldiğim noktaya bak ruhumun değerini sorguluyorum
bugün güzel ruhlu bir
arkadaşımla bir kaç dakika sohbet ettik evet telefonda
nerdeyse tüm ruhu
güzel ruhu ruhuma eş dostlarım uzaklarda zira biri hariç hepsi desek daha doğru
olacak :)
şu konuydu gündemimiz
ve verdiklerimizi
geri alamayacağımız
verdiğin değer
seninle alakalıdır çünkü o değerle ne yapacağı ise karşındaki kişiyle
kendini bile
değiştiremiyorken ki ben gördüm yıllardır aynı haltı yiyorum değişmiyorum
vesselam karşındaki insandan değişmesini bekleyemezsin
eee nooolcak bol
kepçeden dağıtılacak kadar kaldı mı sende derseniz
cık yok kardeşim
kalmadı
o yüzden artık
kemerleri sıktım
ama bu yalnızca duvar
örmekle olmuyor yalnızlaştırıyor uzaklaştırıyor
ve kemer sıkmış olmak
dış ilişkileri etkilemiyor sanki bazen ruhuma ben de ulaşamıyorum
o kadar tepkisiz
hissediyorum ki bu ben miyim diyorum
noluyoruz oğlum böyle
miydi hayat
ya evet pembe
gözlükleri galiba daha yirmili yaşların başında çıkarmıştım ama griden siyaha
döndüğünü kaçırmışım görüşümün
kendim adına
üzücü
diğerleri adına durum
ne emin değilim döngünün neresinde kimin ne yaşadığına bakacak kadar empati
kaldı mı bünyede ondan da emin değilim
toz duman her
yan
belki de bloğu
kapayıp kendimle söyleşilerime geri dönmeliyim ya da bakalım bakalım sizde ne
serzenişler var :)
belki liste yapmalıyım
verdiğim parçaları
geriye dönüp dönüp
geri istemeliyim
geri verirler mi
parçalarımı
ya da uyar mı o
parçalar yerlerine
5 Kasım 2016 Cumartesi
Şehrin sokakları
Bir şehrin tüm sokakları aynı yere çıkar ,çıkmaz olanlar bile bilir misiniz?
Takarsınız müziği ve yürürsünüz ya hani aslında hedefsiz o an yapmanız gereken bir iş gitmeniz gereken bir yer ve söylemeniz gereken herhangi bir cümle yoktur sadece yürürsünüz ya
hah işte o an sokaklar sizi gönlünüze çıkarır...
gönlünüzde ne varsa işte oraya...
Takarsınız müziği ve yürürsünüz ya hani aslında hedefsiz o an yapmanız gereken bir iş gitmeniz gereken bir yer ve söylemeniz gereken herhangi bir cümle yoktur sadece yürürsünüz ya
hah işte o an sokaklar sizi gönlünüze çıkarır...
gönlünüzde ne varsa işte oraya...
ama mutlu olmalı insan zaman kısa ve bitiyor her durumda...
4 Kasım 2016 Cuma
Bir ben var şurda biryerlerde ben bile zor yakalıyorum kendisini kim neden çaba göstersin ki bulmak için daha önemlisi kim neden çaba göstersin ki sevmwk için
posted from Bloggeroid
3 Kasım 2016 Perşembe
Azad kuşu
Anlamsızca tutunuyor insan
Farketmeden aslında yokluğu
Yüzünün senden döndüğünü farketmeden
Anlamsızca tutunuyor
Gönül sevilmek istiyor ya hani
Görmek istemiyor ki yokluğu
azad ediyorsun sonra
gönlüne hapsettiğin sevgiyi
Ve aslında hiç senin olmamış ki
Acıyı görüyorsun orda
Çünkü sen tutunuyordun sevgine
Ve kalıyor sevgin yetim
gidişiyle kolun kanadın kırılıyor
Sevdi gönül bir kere
Farketmeden aslında yokluğu
Yüzünün senden döndüğünü farketmeden
Anlamsızca tutunuyor
Gönül sevilmek istiyor ya hani
Görmek istemiyor ki yokluğu
azad ediyorsun sonra
gönlüne hapsettiğin sevgiyi
Ve aslında hiç senin olmamış ki
Acıyı görüyorsun orda
Çünkü sen tutunuyordun sevgine
Ve kalıyor sevgin yetim
gidişiyle kolun kanadın kırılıyor
Sevdi gönül bir kere
posted from Bloggeroid
2 Kasım 2016 Çarşamba
esme deyince dursa ya RÜZGAR
dalgalar yine çok büyük
yüzme bilmem biliyor musun
sudan bile korkarım hatta
ama yağmuru severim çok severim ki konumuz yağmur değil
bir de yağmur yağsa tam olurdu ya neyse
yağmursuz fırtına mı olur ama oluyor işte
savrulursun sert rüzgarda ama yağmur yok
çünkü yakıyor rüzgar kavuruyor çok sıcak
Esme desen durur mu rüzgar dağılır mı sis görür müsün yönünü
Esme desen ve dursa ya rüzgar
yüzme bilmem biliyor musun
sudan bile korkarım hatta
ama yağmuru severim çok severim ki konumuz yağmur değil
bir de yağmur yağsa tam olurdu ya neyse
yağmursuz fırtına mı olur ama oluyor işte
savrulursun sert rüzgarda ama yağmur yok
çünkü yakıyor rüzgar kavuruyor çok sıcak
Esme desen durur mu rüzgar dağılır mı sis görür müsün yönünü
Esme desen ve dursa ya rüzgar
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)