26 Ekim 2010 Salı

Tabula Dediğin Şey (;

Dün cnbce nin bu ayki dergisini aldık içi spoiler lar ile dolu olsa da ilk 3 sayfadaki okuyuculardan

gelen maillerin cevaplandığı sayfalara bayılıyoruz bir de sinema dergisi ekine bir de verdiği ilginç

 hediyelere :)

 

Bugüne kadar ben en çok merlin iskambil kağıtları eklerini sevdim bir kaç tane aldık onlardan :)

Bu ayki sayıda eski romalı askerler arasında çok popüler olan bir oyunu tanıttı ne alaka demeyin

spartaküs adındaki dizi şu sıralar çok popüler ve eski romada gladyatörler vamanında geçiyor dizi

güzele benziyor bizim sıradaki diziler arasında :)

 

Şimdi efendim tavlanın atasını mısırlılar bulmuş ardından romalı askerler arasında popülerleşen

tabula gelişmiş ve ardından uzak doğuya geçmiş bu oyun ve anadoluya gelmiş bildiğimiz tavla olarak

son şeklini almış.

 

Tabulanın kurallarını okuyunca tanıdık gelmişlerdi tarihçe ile pekişti bu tanışıklık :)

Kedişimi merak edenlere yeni haberleri ileteyim :) Dudağının altındaki yara iyileşti iyice ama

burnundaki yara iyileşemiyor biz ilacı sürüyoruz o hemencek yalayıveriyor doğal olarak ilaç pek

faydalı olmuyor :( Umarım zamanla iyileşicek :)

 

Dün akşam kıbrısta misafirleri olacağım dayımlara ufak tefek hediyeler aldık gerçi dayım sadece

mısır unu istemiş ama bende de bayramda annemden aldığım kadarı vardı umarım yeter :)

Mısır unu dediğiniz şey bizim oralarda taş değirmenlerde öğütülenlerdense güzeldir :)

 

Ekteki fotoğraf proje yoğunluğum biraz azaldığından aslında elimde 3 büyük iş var yine yok değil ama

mimarileri son şeklini bir türlü kazanamadığı için devam edemiyorum projelendirmeye dolayısı ile de

biraz boş kaldım ofiste ve canım sıkılıyor ben boş kalmaya alışkın değilim açıp deprem kitapları

okuyorum sanki unutmuşum gibi :)

Taze tutmak lazım di mi bazı şeyleri :)

Fotoğraf işyerinde proje notlarımı aldığım defterin kapağına yaptığım işimle çok alakalı çizimdir :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder